Beşiktaş'ta yaşanan trajik bir olay, Türk sinema tarihinin önemli isimlerinden biri olan Mehmet Serdar Sulukahya'nın hayatını kaybetmesiyle sonuçlandı. Özellikle 1970 ve 1980'lerdeki projeleriyle tanınan Sulukahya, Yeşilçam sinemasının unutulmaz figürlerinden biri olarak biliniyordu. Olay, 15 Ekim 2023 tarihinde gece saatlerinde yaşandı. Furkan C., isimli bir kişinin Sulukahya'yı bir restoran önünde tabancayla vurduğuna dair bilgiler geldi. Mehmet Serdar Sulukahya'nın ağır yaralanması sonrasında, çevredeki vatandaşlar tarafından ambulansa haber verildi, ancak tüm çabalara rağmen, ünlü oyuncu hastanede hayatını kaybetti.
Görgü tanıkları, olaya şahit olduklarında büyük bir şok yaşadıklarını belirtti. Olayın gerçekleştiği anda restoran önünde bulunan insanlar, silah seslerini duyduklarında neye uğradıklarını şaşırdılar. Beşiktaş sokaklarındaki kalabalık ve gece hayatının canlı olduğu bir ortamda yaşanan bu korkunç cinayet, çevrede büyük bir paniğe yol açtı. Olayın ardından hızlı bir şekilde güvenlik güçleri ve sağlık ekipleri yönlendirilirken, çevredeki diğer işletmeler de durumu gözlemleyerek paniğe kapıldı. Etraftaki bir avukat, olayın hemen ardından polisi arayarak durumu bildirdi ve bölge de güvenlik çemberine alındı. Yapılan ilk müdahalelerin sonrası, Sulukahya'nın yaşama umudu sürdürülse de bu girişimler yeterli olamadı.
Mehmet Serdar Sulukahya, Türk sinemasının önemli bir ismi olarak akıllarda kalmıştır. 1950'lerde doğan Sulukahya, 1960'lı yıllarda genç yaşta sinemaya adım attı. İzleyicinin gönlünde taht kuran oyunculuğu, pek çok unutulmaz filmde yer almasıyla pekişmiştir. Özellikle dram ve komedi türündeki yapımlarında, karakterleri gerçekçi bir şekilde canlandırması nedeniyle büyük beğeni topladı. 1976 yılında çekilen "Kırık Kalper" adlı film ile dikkat çekti ve ardından gelen projeleriyle adından söz ettirdi. Yeşilçam döneminin en sevilen yüzlerinden biri olmasının yanı sıra, sosyal medyada da oldukça etkin hizmet veren bir isimdi. Olay sonrası, Türk sinema camiası büyük bir kayıp yaşadıklarını ifade ediyorlar ve Sulukahya'nın yıllar süren kariyerinin bir parçası olan anılarını anmak için birçok kişi sosyal medyada paylaşımlarda bulunmaya başladı.
Beşiktaş'taki olayın ardından, Sulukahya'nın yakınları ve sevenleri derin bir üzüntü içerisinde. "Bu tür bir olayın yaşanmasını hiç istemezdik. Kendisini çok seviyoruz, çok değerli bir insandı" diyen arkadaşları ve ailesinin ifadeleri, ünlü oyuncunun hayatını kaybetmesinin ne denli üzücü olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Olayın failleri hakkında soruşturma başlatıldığı ve güvenlik kameralarının incelendiği öğrenildi. Hemen ardından, olayın neden ve nasıl gerçekleştiğine dair bilgilerin edinilmesi için gerekli araştırma ve incelemeler güncel olarak sürdürülmekte. Sulukahya'nın cenaze töreninin de nasıl olacağına dair konuşmalar yapılıyor. Henüz resmi bir açıklama yapılmadı, ancak birçok seveninin katılımı ile onurlandırılacağı düşünülüyor.
Beşiktaş'taki bu cinayet, sadece Sulukahya'nın hayata veda etmesi nedeniyle değil, aynı zamanda toplumda yaşanan güvenlik kaygılarının da yeniden gündeme gelmesine sebep oldu. Olay sonrası vatandaşlar arasında korku ve panik hissiyatının bulunduğuna dair yorumlar yapılmakta. Uzmanlar, toplumdaki asayiş ve huzurun sağlanması için gerekli olan adımların atılması gerektiğini vurguluyor. Bu durumda Sulukahya’nın ölümü, toplum olarak daha büyük bir sorunun sembolü haline geliyor. Yeşilçam ve sinema dünyasına verdiği katkılarla hatırlanacak olan Mehmet Serdar Sulukahya, sinemamızda her zaman saygıyla anılacak.”
Ölümünün ardından, birçok sinema platformunda Sulukahya’nın yapımları tekrar gösterime girdi. İzleyiciler, Sulukahya’nın oynadığı filmleri tekrar izleyerek ona olan sevgilerini ifade etmeye çalışıyorlar. Sessiz sedasız bir şekilde hayatımıza dokunan bu sanatçının kaybı, Türk sinemasının derin bir yarasıdır. Diğer oyuncular ve sinema camiası, sosyal medya hesaplarından ve basın açıklamalarıyla yaşanan durumu derin bir üzüntü ile kayde ederken, toplumun huzurunun sağlanması gereği tekrar gündeme geldi. Bu süreç, aynı zamanda Türk sinemasının bir kaybını daha yaşadığı gerçeği ile yüzleşiyor.