11 Haziran 2025 günü, ÖSYM (Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi) sisteminde meydana gelen sorunlar, milyonlarca öğrencinin sınav sonuçlarını ve tercih işlemlerini etkileyerek büyük bir kriz yarattı. Öğrencilerin, Aday İşlemleri Sistemi (AİS) üzerinden yapmaları gereken işlemlerde karşılaştıkları erişim problemleri, sınav sonuçları ve kayıt işlemleri açısından ciddi belirsizlikler doğurdu. Bu durum, hem öğrenciler hem de aileleri arasında büyük bir endişe ve kafa karışıklığına yol açtı. Peki, ÖSYM’de yaşanan bu sorunların nedenleri neler? İşte ayrıntılar…
ÖSYM, her yıl milyonlarca adayın sınavlarına ev sahipliği yapan bir kurum olarak, teknoloji altyapısını sürekli güncel tutmaya çalışsa da, yaşanan bu tür kesintiler zaman zaman kaçınılmaz hale geliyor. 2025 yılı itibarıyla, erişilen veriler ve yapılan sistem güncellemeleri sırasında karşılaşılan teknik aksaklıkların yanı sıra, sunucu altyapısının yetersiz kalması ve aşırı yoğunluk gibi nedenler de bu sorunların başında geliyor. Öğrencilerin doya doya ulaşamadığı, AİS sisteminin çökmesi, kullanıcıların büyük bir çoğunluğunun sevinçle beklediği sonuçları görmesini engelleyerek, gergin bir ortam yarattı.
Uzmanların belirttiği gibi, özellikle sınav dönemlerinde sistem üzerinde oluşan yoğun baskı, sunucu kapasitelerini zorlayabiliyor. AİS’ye giriş yapan kullanıcı sayısının artması, veritabanı üzerinde aşırı yüklenmeye ve dolayısıyla sistemin yavaş çalışmasına veya tamamen durmasına neden olabiliyor. Bu sorunlar, kullanıcılar tarafından sıkça rapor edilirken, bir kısım adayın geçici erişim problemlerine sosyal medyadan duyarsız kalmayarak zaman zaman eleştiri ve yönlendirmelerde bulundukları görüldü.
ÖSYM, yaşanan sorunlar sonrasında hızlı bir çözüm süreci başlattığını duyurdu. Kurum, sistemin güncellenmesi ve yeniden yapılandırılması için yoğun bir çalışma yürüttüğünü açıkladı. Kamuoyuna yapılan açıklamalarda, “Yaşanan bu sorunların farkındayız ve en kısa sürede çözümler üreteceğiz” ifadeleriyle, adayların güvenli bir şekilde AİS’ye girebilmeleri için yaptıkları çalışmaları aktardılar. İşte, ÖSYM’nin bu sorunları aşmak için attığı bazı adımlar:
Tüm bu çalışmaların ardından, ÖSYM’nin sorunun üstesinden gelmek için gerekli adımları atacağı ve sistemin sağlıklı bir şekilde işler hale gelmesi için yoğun bir çaba içerisinde olduğu vurgulandı. ÖSYM, sınav dönemi içerisinde yaşanan bu tür olayların tekrar etmemesi adına daha önceden önlem alması gerektiğini ifade etti ve öğrenim gören tüm adaylar için büyük bir görevin üstlendiğinin altını çizdi.
Sonuç olarak, 11 Haziran 2025 tarihinde yaşanan bu durum, ÖSYM’nin teknoloji ve altyapı alanındaki çalışmalarını gözden geçirmesi gerektiğini bir kez daha ortaya koydu. Adayların mağduriyet yaşamaması için, kurumun gereken önlemleri zamanında alması ve teknolojik gelişmelere ayak uydurması büyük önem taşıyor. Sınav süreçlerinde yaşanan aksaklıklar, hem öğrenci hem de kurumlar açısından ciddi kayıplara neden olabiliyor. Dolayısıyla, üniversiteye giriş sistemi gibi kritik bir sürecin sağlıklı işlemesi için, sürekli olarak belli standartlarda altyapı güncellemeleri yapılması, kalıcı çözümler üretmek adına elzem bir gereklilik haline gelmiştir.