Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Özgür Özel, son dönemde yaşanan siyasi gelişmelere dikkat çekerek, "Sandığı ortadan kaldırmak istiyorlar!" sözleriyle iktidarın demokratik seçimlerin meşruiyetine yönelik tehditlerine vurgu yaptı. Türkiye'nin, 2023 seçimleri ateşinde önemli bir sürecin eşiğinde olduğu bu günlerde, muhalefet partileri üzerindeki baskılar ve demokrasinin geleceği konusundaki endişeler giderek artıyor. Özel, bu durumu sadece parti içindeki bir mesele olarak değil, tüm toplumun geleceği açısından hayati bir mesele olarak nitelendiriyor.
Özgür Özel, yaptığı açıklamalarda, günümüz Türkiye'sinde iktidar gücünün seçim mekanizmasını nasıl manipüle etmeye çalıştığına dikkat çekti. Sandığın, demokrasinin temel taşı olduğuna inanan bir partinin temsilcisi olarak, "Seçimlerin meşruiyetini yok saymak, sadece muhalefeti değil, tüm toplumu hedef alan bir tehdit" dedi. Son zamanlarda özellikle medyaya ve kamuoyuna yansıyan seçim yasakları, baskılar ve propaganda, muhalefetin seçmenlerine ulaşmasını güçleştiriyor. Bu durumun, demokrasinin en temel unsurlarından biri olan serbest seçimlerin yapılabilme yeteneğine zarar verdiğini söyleyen Özel, muhalefetin yıllardır savunduğu eleştirel bakış açısını ve bağımsızlık mücadelesini ön planda tutmayı sürdüreceklerini ifade etti.
Özel, açıklamalarında güçlü bir toplumsal temele dayanan bir demokratik mücadeleye ihtiyaç olduğunun altını çizdi. "Biz, halkın iradesine saygı gösteren bir siyasi anlayışa sahip olduğumuz için, bunun için mücadele ediyoruz. Toplumun her kesiminin bu sürece sahip çıkması gerektiğini düşünüyoruz" diyen Özel, aynı zamanda muhalefet partileri arasında dayanışmanın önemine de vurgu yaptı. Herkesin sandıklara sahip çıkması gerektiğini ifade eden Özel, "Seçimler demokratik bir toplumda sadece birer yarış değil, aynı zamanda halkın iradesini ortaya koymanın en önemli aracıdır” dedi.
Özgür Özel'in konuşmaları, Türkiye'deki siyasi iklimin giderek daha zorlayıcı hale geldiği bir dönemde, muhalefetin nasıl bir yol haritası çizeceğine dair önemli ipuçları sunuyor. Özellikle, sandıktan yana olanların dayanışma ve birliktelik içinde hareket etmesinin, demokratik değerlere sahip çıkmanın en etkili yolu olduğu malumdur. Tüm bu gelişmeler ışığında, hem siyasi parti yöneticileri hem de bireyler olarak demokratik değerlere kenetlenmek, Türkiye'nin geleceği için kritik bir süreç olarak öne çıkmaktadır.
Sonuç olarak, Özgür Özel'in açıklamaları, Türkiye'nin demokrasi tarihinin seyrini belirleyebilecek bir uyarı niteliği taşırken, bu bağlamda herkesin üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Seçimlerin serbestçe ve adil bir şekilde gerçekleştirilmesi, sadece bir siyasi partinin değil, tüm Türkiye'nin hayrına olacaktır. Bu nedenle, herkesin sandığı koruma konusunda duyarlı olması ve demokrasi mücadelesine aktif bir şekilde katkı sağlaması gerektiği ön plana çıkmaktadır.